Primary-school teachers need to be constantly in high energy and attention in their working environments due to their high responsibilities and the age of the group they work for. This requires primary-school teachers to take a strong attitude and control negativity when faced with stress. The aim of this study is to examine the learned resourcefulness levels of primary-school teachers in terms of gender, age, marital status, having children, the number of in-service trainings, management experiences, management plans and managerial qualifications and lifelong learning trends. In this context, the primary-school teachers working in the state primary schools in Bornova and Çiğli districts of İzmir formed the universe of the study. A total of 398 classroom teachers (285 female and 113 male) were included in the study. Rosenbaum Learned Resourcefulness Scale, Lifelong Learning Tendencies Scale and Personal Information Form were used to collect the data of the study. As a result of the analysis of the data, there was no significant difference between learned resourcefulness and the variables discussed; it is concluded that there is a significant and low level relationship between learned resourcefulness and lifelong learning trends.

Sınıf öğretmenlerinin çalışma ortamlarındaki sorumluluklarının fazlalığı ve çalıştıkları grubun yaşlarının küçük olması, onların sürekli yüksek enerjide ve dikkatte olmasına neden olmaktadır. Bu da sınıf öğretmenlerinin stresle karşılaştıklarında güçlü bir tutum sergilemesini ve olumsuzlukları denetim altına almasını gerektirmektedir. Bu çalışmanın amacı sınıf öğretmenlerinin öğrenilmiş güçlülük düzeylerinin, cinsiyet, medeni durum, yöneticilik tecrübesi, yaş, çocuk sahibi olup olmama, aldığı hizmet içi eğitim sayısı, yöneticilik planları ve yöneticilik vasıfları ile yaşam boyu öğrenme eğilimleri açısından incelenmesidir. Bu kapsamda İzmir ili Bornova ve Çiğli ilçelerindeki devlet ilkokullarında görev yapan sınıf öğretmenleri araştırmanın evrenini oluşturmuşlardır. Araştırma kapsamında 285’ i kadın, 113’ ü erkek olmak üzere toplam 398 sınıf öğretmeni örneklem olarak alınmıştır. Araştırmanın verilerini toplamak amacıyla Rosenbaum Öğrenilmiş Güçlülük Ölçeği, Yaşam Boyu Öğrenme Eğilimleri Ölçeği ve Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Verilerin analizi sonucunda, öğrenilmiş güçlülük ile ele alınan değişkenler arasında anlamlı bir farklılık bulunmadığı; öğrenilmiş güçlülük ile yaşam boyu öğrenme eğilimi arasında anlamlı, pozitif yönlü ve düşük düzeyde bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır.